12 Mayıs 2012

Mpal-Fest İnsan Manzaraları


5 Mayıs cumartesi akşamı Dumanlı Zakkumlu, çaldılı oynadılı güzel bir akşamdı. Ne ki bu mpal fest diyenler için, ilimizin güzide bir lisesinin organizasyonu. 2000 kişilik alan için 3800 biletin satıldığını duyduğum andan beri bende bir tedirginlik hali vardı fakat pek eksiklik yoktu. İşin altından iyi kalkmışlar darısı diğer liselere deyip konser alanına geri dönüyorum. Kırmızı pantolonluları sarı pantolonlulara oranlayarak bulduğum sayıyı Planck sabitiyle çarpınca giydiği şorttan selülitleri gözüken kesmin sayısına ulaştım. Pişti olanlar da fazlaydı sanki. Hali hazırda sahneye çıkacakmış gibi giyinenler, pijamalarıyla "Ben çok rahat adamımdır." görüntüsü çizmeye çalışanlar hepsi o gece oradaydı. Pazarda, sokakta, otobüste, gittiğim her alanda mutlaka karşılaştığım bir insan tipi varsa o da maç olmadığı halde Bursaspor formasıyla dolaşan insandır. Bu insan o gece orda olmamasıyla beni hayal kırıklığına uğrattı.






Çeşitli izleyici kitleleri vardı. Sevgilisiyle gelenler, pastanın büyük dilimini aldı. Cümbür cemaat takılanların da eğleniyor gibi halleri vardı. Ama sen utanmadan 15 erkek birlikte gel sonra üstüne kenarda otur milleti kes, garip yani. "Fotoğraf çekip faceye koyayımcılar" ı da es geçmeyeyim.
Biz kalabalığın içine dalmak istemedik ve sahneyi görebileceğimiz daha yüksekteki üst bahçeye çıktık. Sonra zaten Zakkum çıktı. Severim iyi hoş ama şu bir gerçek ki şarkı sözlerini bilmeyince olay çekilmez bir hal aldı. O sahne önüne konumlanmış genç arkadaşlar da son 1 haftalarını tüm şarkıları ezberleyerek geçirmişler, biliyoruz birbirimizi kandırmayalım. İyi ki son şarkı Ahtapotlar'dı da durumu biraz kurtardım. Tabi solist 'ağzını öpeyim Bursa' gibi tabirler kullanmasaydı her şey daha güzel olabilirdi.





Ardından Duman çıktı ve sahnede kaldıkları sürece neden "Duman" olduklarını herkese hatırlattılar. O arkadaşının omzuna çıkan ve inmek bilmeyen insanların kafasına pet şişe atılırdı benim bildiğim ama olmadı. Konser bitince biz de dürümcüye koştuk ama sahneye tekrar çıkıp Ah ve Her Şeyi Yak'ı söylediklerini öğrendiğim an yaşadığım derin, yürek burkan acı.. İşte o anlatılmaz yaşanır dedikleri bu sanırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder